Çocukluk çağındaki beslenme yetersizliği ve/veya dengesizliği çeşitli sağlık sorunlarıyla birlikte ağız ve diş sağlığı üzerinde de oldukça büyük problemlere neden olabilmektedir.
Kahvaltı, günün en önemli öğünüdür. Uykuda geçen ve uzun süren açlıktan sonra enerji ihtiyacının karşılanmasında, vücut için gerekli besin öğelerinin günün ilk saatlerinde vücudun en fazla ihtiyaç duyduğu dönemde vücuda dengeli bir şekilde alınmasında, kan şekeri düzeylerinin dengelenmesinde, böylece dikkatin okul çağı çocukları için derse, yetişkinlerde de işe yoğunlaşmasında ve bu sayede güne daha dinamik başlanmasının sağlanmasında etkilidir.
Kahvaltı yapmadan güne başlanıldığında çocuklar okulda, yetişkinler ise işte sunulan kahvaltı alternatiflerini değerlendirir. Bunlar genellikle poğaça, çikolata, sucuklu tost, börek, tatlı bisküvi ve yanında gazlı içecekler ve hazır meyve suları olabilmektedir. Bu tür besinler, içerdikleri yüksek şeker oranı nedeniyle ağız-diş sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir.
Ağız ve diş sağlığı açısından da büyük önemi olan kahvaltıda yumurta, süt, peynir, pekmez gibi hem besin değeri yüksek olan hem de diş gelişiminde ve dişlerin çürükten korunmasında önemli rol oynayan besinlere yer verilmelidir.Özellikle peynirin yemek sırasında asidik olan ağız ortamını bazik hale getirmede ve dişlerin temizlenmesinde önemli bir rolü vardır. Bu nedenle kahvaltı sonrasında dişlerin fırçalanmadığı durumlarda en son peynir yenilmesinin diş çürüğünden korunmadaki etkisi büyüktür.
Ara öğünlerde; meyve, kuru yemiş (fındık, ceviz, badem, yer fıstığı), kuru kayısı, süt, meyveli yoğurt, ev yapımı peynirli poğaça, ayran gibi besinler ile kepekli ekmek arası et veya peynir grubundan bir gıda ile marullu ve salatalıklı olarak sandviç hazırlanabilir.
Ana öğünlerde fast food tarzı beslenmenin yine ağız ve diş sağlığı üzerinde olumsuz etkileri büyüktür. Bu nedenle bu tür yiyeceklerin tüketininin kısıtlanması gerekir. bu nedenle ana öğünlerde lahana, brokoli, karnabahar, semizotu gibi yeşil yapraklı sebzelerle, dönüşümlü olarak balık, tavuk, et gibi yiyecekleri tüketmek gerekir.
Şekerleme, çikolata, bisküvi, poğaça, kek vb gıdaların esas yemek yerine ve çok miktarda tüketilmeleri mutlaka engellenmelidir. Özellikle çocuklar gündüzleri okul kantinlerinden bu tür yiyeceklere kolaylıkla ulaşabilmektedirler.
Bu yiyeceklerin yerine vitamin, protein ve kalsiyum içeriği yüksek ve aynı zamanda diş çürüğünden korunmada önemli katkıları olan meyve, ayran, süt, kuru üzüm, kuru kayısı, fındık, ceviz gibi yiyeceklerin tüketiminin sağlanması büyük önem taşımaktadır.
Günümüzde çocuklarda ve genç erişkinlerde diş çürüğü görülme oranı ne yazık ki her geçen gün artış göstermektedir. Yapılan araştırmalar, bu durumun nedenlerinin başında çocukların ağız-diş hijyen alışkanlıkları ile beslenme alışkanlıklarındaki hataların geldiğini göstermektedir. Bu nedenle çok sayıda diş çürüğü olan bireylerde diş tedavilerinin yanı sıra mutlaka bireyin beslenme alışkanlıkları da araştırılmalı ve gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. Ancak bu sayede bireylerin ağız ve diş sağlıklarının devamı sağlanabilir.