05 Jan 2020

Ülkemizde sigaraya başlama yaşının 11’e kadar düştüğünü gösteren çalışmalar bulunuyor. Elde edilen bulgular, sigaranın insan sağlığına verdiği zararın boyutlarını gözler önüne seriyor.

Sigaranın zararı bugünden yarına görünmüyor. Aradan yıllar geçtikten sonra, “kümülatif bir zarar” olarak tiryakinin karşısına çıkıyor.
Bazen astım, bazen KOAH, en sık da kanser olarak… Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hişam Alahdab, “Sigara ilk andan itibaren vücuda nasıl zarar veriyor?” sorusunu şöyle cevaplıyor:
“Sigaranın içinde katran, arsenik, benzin, kadmiyum, bütan DTT ve asetonun da aralarında olduğu 4000’den fazla zararlı madde bulunuyor. İçilmeye başlandığında ilk zararı ağız, burun ve boğaza oluyor. Ağız içinde ve gırtlakta kansere; ardından akciğerlere duman gitmesiyle de akciğer kanserine yol açıyor. Bu zehirler kan yoluyla da bütün vücuda yayılıyor. Damar sertliğinin yanı sıra, kalp ve beyinde damar hastalıkları oluşumunda etkili oluyor.

Psikolojik destek şart
Vücudun hemen her organını derinden etkileyen bu alışkanlıktan kurtulabilmek için uzman bir ekibin yardımı gerekiyor. Ekibin başında da sigara tiryakisinin kendisi bulunuyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr.Esra Sönmez Duman, sigara bırakma isteğiyle ya da sağlık sorunlarından kaynaklanan zorunluluklar nedeniyle kendilerine başvuranlara önce eğitim verdiklerini anlatıyor. “Günde bir tane sigara içmek de bağımlılıktır” diyen Dr. Duman, sigaranın verdiği zararı ortaya koymak için yapılan incelemeleri şöyle sıralıyor:
“Önce kişinin muayenesi yapılıyor, akciğer filmi çekiliyor. Ardından solunum fonksiyonları test ediliyor. EKG’si çekilerek kalp sağlığı kontrol ediliyor. Bu arada kişiye sigaranın hangi mekanizmalarla bağımlılık yarattığı anlatılıyor.” Bu noktada, sigara bırakma tedavisi konusunda uzmanlaşmış bir psikolog devreye giriyor. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Sevil Usanmaz, psikolojik destek olmadan sigarayı bırakmanın çok güç olduğuna işaret ediyor.

Sigara bırakmada yeni yöntemler
Dr. Esra Sönmez Duman, 2000’li yılların başından itibaren kullanılan ilaçların santral sinir sistemine etki ettiklerini söylüyor. Nikotinin bağlandığı reseptörlerin kısmen veya tamamen bloke edilmesiyle, sigaradan alınan hazzın azalması ve bıraktıktan sonra da yoksunluk hissinin oluşmaması amaçlanıyor.